9906,01%2,41
35,20% 0,08
36,64% 0,02
2965,14% 0,24
4800,72% -0,01
Millet Partisi Genel Başkanı Cuma Nacar, Türkiye’nin Esad sonrası Suriye’de uygulaması gereken politikalar üzerine bir açıklama yaptı.
Nacar, açıklamasında, Türkiye’nin bugüne kadarki Suriye politikalarının yanlışlığına değindi ve bundan sonra ‘Türkiye, Suriye’de tarihi misyonuna uygun barış kurucu bir politika izlemelidir’ dedi. Açıklamadan bazı notlar: ‘TÜRKİYE SURİYE’DE, TÜRKİYE’NİN TARİHİ MİSYONUNA UYGUN, BARIŞ KURUCU BİR DÜNYA POLİTİKASI İZLEMEK ZORUNDADIR!’ “Jeopolitik, jeostratejik ve jeoekonomik olarak, dünyanın tam merkezinde yer alan Türkiye ve nüfuz alanları Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu tarih boyunca emperyalistlerin göz diktiği topraklar olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılış döneminde Balkanlar, Kafkaslar, Afrika ve Arabistan yarımadasında, 6,5 milyon Türk ve Müslüman katliama, sürgüne ve soykırıma uğramıştır. Bu coğrafya, Türklerin çekilmesinden sonra yavrusu Şattülarap’ta boğulan bir ana acısı ile ağlayıp durmakta, karalar bağlamaktadır. Bugün ise Fas’tan Çin Seddi’ne kadar olan Türk ve İslam dünyası, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile bölünüp, parçalanarak sömürülmek istenmektedir. Irak, Mısır, Libya ve Suriye’de yaşadığımız olaylar BOP’un, can yakıcı birer uygulamasıdır. ‘KARDEŞİM ESAD’ NASIL ‘ZALİM ESAD’ OLDU? İktidarımız Suriye ilişkilerinde, Türkiye’nin tarihi misyonuna ve tecrübesine uygun politikalar geliştirememiştir. Beşşar Esad döneminde başlayan yakınlaşma ne yazık ki BOP eş başkanlığı hülyasına kurban edilmiştir. ESAD DEF OLUP GİDERKEN, BİR BAŞKA KUKLA YÖNETİM DEĞİL; ADİL, DÜRÜST, EGEMEN, BARIŞCIL BİR YÖNETİM İŞ BAŞINA GELMELİDİR! Suriye’de ehliyetli, liyakatli, adil, dürüst ve halkın hizmetinde, dış güçlerden bağımsız, egemen millî devlet politikası izleyecek; etnik ve dini motiflerden bağımsız ve tarafsız eşit vatandaşlık hukuku üzerine kurulu millet ve devlet anlayışına sahip bir yönetim iş başına gelmelidir. Kardeş kanı dökülmesine fırsat verilmemeli; anarşisiz, terörsüz iç barış, adalet, huzur ve emniyet sağlanmalı; ‘insan hak ve hürriyetlerine saygılı hukuk devleti’ temelinde çoğulcu demokrasi hayata geçirilmelidir. Süleyman Şah türbesi yerine taşınmalıdır. Türkmenler ve zulme uğramış bütün mazlum etnik ve dini grupların hakları iade edilmelidir. Türkiye, Suriye sınırlarımız boyunca tampon güvenlik bölgesini bir an evvel hayata geçirmelidir. Rusya, ABD, İsrail ve İran çekilmeli, Suriye’nin toprak bütünlüğü korunmalı, egemen devlet olması sağlanmalı; pkk-pyd veya el kaide kukla teröristan devletçiklerine fırsat verilmemelidir. Türkiye bu rehberliği, ağabey tavrı takınmadan, başkasının iç işlerine karışmadan yapabilecek; bölge ve dünya barışına rehberlik edebilecek, egemen ve saygın bir devlettir! Yaşasın dünya barışına rehberlik eden Muhteşem Türkiye!